“- Oradan bir Selpak verir misin?”
“- Ben bir Nescafe rica edeyim”
Yukarıda vermiş olduğumuz iki örnekte olduğu gibi, marka olmuş ürünlerin günlük hayatımızdaki önemini görüyoruz.
İlk defa tanıştığınız insanın adını internette arattığınız bir çağda yaşıyoruz.
Bu yüzden bir firmanın web sitesinin olmaması sizce ne kadar normal olabilir? Acımasızca belki ama gerçek olan günümüz dünyasında budur!
Para ile satın alamayacağınız tek şey nedir?
Biz söyleyelim; Zaman…
Bizler, firmanızın ürünlerini kendine has yazılım teknikleriyle, ticaretinizi internet ortamına taşır ve istediğiniz tüketici kitlesine ulaştırır.
Karşıdan gelen insanın ilk neresine dikkat edersiniz?
Gözlerine, ellerine, dudaklarına, saçlarına?
Bir firmanın kurumsal kimlik tasarımı da gözleri, elleri, dudakları, saçları yani bütün uzuvlarıdır. Bunların bütün haline ise kurumsal kimliği yani vücudu deriz.
Düşünün ki; çok büyük bir alışveriş merkezindesiniz.
Kızıl saçlı, yeşil gözlü, siyah çantalı birini arıyorsunuz.
Nasıl bulursunuz? Güvenlik odasına gidip kamera kayıtlarına bakarsınız değil mi?
İşte seo ve optimizasyon dediğimiz şey.
Bu yazıyı okurken size en yakın olan eşyayı elinizden geldiğince en uzak olan yere fırlatın!
En fazla kaç metre gider?
3, bilemediniz 4 metre… Peki, sosyal medyada attığınız bir post en fazla nereye gider?
Reklam filmleri tüketicinin görsel olarak hafızasına yerleşir.
Bizi özel kılan ise; Reklam senaryosu yazmak, slogan oluşturmak, çekimlerin yapılması gibi tüm işlerin kendi bünyemizde gerçekleşmesidir.
Kaplan sürünün içindeki zebrayı avlamak için sessiz bir köşede tam dokuz saat kulaklarını bile kıpırdatmadan bekler.
Çünkü doğru anı beklerken bir kere saldırma hakkının olduğunu çok iyi bilir.
NATO güvenlik danışmanı Rex Hughes demişti ki;
“Yakın gelecekte çıkabilecek büyük bir savaşta ilk mermi internette atılacaktır”.
“- Süper güç onlar, ne bekliyordunuz?” diyebilirsiniz. Hemen söyleyelim;